Yumurtalık kistleri:
Kist, etrafı kist duvarı adı verilen doku ile çevrili, sıvı içeren kitledir. Vücutta bütün dokularda kist oluşabilir ancak yumurtalık dışındaki organların kistleri daha çabuk belirti verebilir. Bunun nedeni diğer organlarda meydana gelen kistlerin organlarda fonksiyon bozukluğu yapmasıdır. Yumurtalık kistlerinde ise genelde böyle bir durum söz konusu değildir.
Yumurtalık kistlerinin belirtileri nelerdir:
Karın veya pelvik bölgede ağrı: Yumurtalık kistleri büyüdükçe, karın veya pelvik bölgede hafiften şiddetliye kadar değişen ağrıya neden olabilirler. Bu ağrı, bazen adet dönemleriyle ilişkili olabilir ve kramp benzeri olabilir.
İdrar sıkışması: Büyük kistler, idrar torbasına veya idrar yoluna baskı yaparak idrar yapmayı zorlaştırabilir veya sıkışmaya neden olabilir.
İdrar yolu enfeksiyonları: Yumurtalık kistleri, idrar yoluna baskı yaparak idrar akışını engelleyebilir ve böylece idrar yolu enfeksiyonlarına yatkınlığı artırabilir.
Karın şişliği ve dolgunluk hissi: Yumurtalık kistleri, karın bölgesinde şişlik veya dolgunluk hissi oluşturabilir.
Adet düzensizlikleri: Kistler, hormonal değişikliklere neden olarak adet düzenini etkileyebilir. Adet dönemlerinde düzensizlikler veya aşırı kanamalar görülebilir.
Bulantı ve kusma: Büyük kistler, mideye baskı yaparak bulantı ve kusmaya neden olabilir.
Cinsel ilişki sırasında ağrı: Yumurtalık kistleri cinsel ilişki sırasında ağrıya neden olabilir.
Yorgunluk ve halsizlik: Büyük kistler bazen vücutta hormonal dengesizliğe yol açabilir ve bu da yorgunluk ve halsizliğe neden olabilir.
Yumurtalık kistleri çeşitleri nelerdir:
Folikül Kisti: Büyüyüp gelişen yumurta hücresinin zamanı geldiğinde çatlaması gerekir. Eğer çatlama gerçekleşmez ve yumurta büyümeye devam ederse folikül kisti oluşur. Gençlerde sıkça rastlanan folikül kisti 2-4 cm boyutunda olup genellikle adet döneminde atılır.
Korpus Luteum Kisti: Korpus luteum yumurtanın olgunlaşıp atıldığı yapıdır. Progesteron hormonu salgılayabilen hücrelerden oluşur. Normalde yumurtanın atıldığı adet sürecinde parçalanıp atılması gerekir. Atılmadığında içinde sıvı birikerek 3-5 cm’yi bulan korpus luteum kistleri meydana gelir. Korpus luteumlar hormon üreten kistler olduğundan adet düzensizliği oluşturabilir.
Endometrioma: Rahim içini kaplayan endometrium yapısı dışarı yumurtalıklara taştığında burada kist oluşturur. Yumurtalıklarda kanama ile oluşan endometrioma kisti, içini dolduran sıvının görüntüsü çikolataya benzediğinden çikolata kisti olarak da bilinir.
Dermoid Kist: Genellikle embriyonel dönemde, olmaması gereken bir dokunun yumurtalık içinde kistleşmesi sonucu dermoid kist oluşur. Dermoid kistlerin içinde, kıl, diş, kemik, kıkırdak gibi normalde olmaması gereken dokular bulunur.
Seröz Kistadenom: Seröz kistadenomları içi berrak sıvı dolu, 5-15 cm büyüklüğünde iyi huylu kistlerdir. Normalde bening yani iyi huylu tümörler olsalar da zamanla yüzde 30’u kötü huylu kanserlere dönüşürler.
Müsinöz Kistadenom: Yumurtalıklarda görülen en büyük kistler olan müsinöz kistadenomların büyüklüğü 30 cm’ye kadar çıkabilir. İyi huylu kistlerin yüzde 25 kadarını müsinöz kistadenomlar oluşturur.
Yumurtalık kistleri tanısı nasıl konur:
Yumurtalık (over) kistinin tanısı için muayene ve ultrason yeterlidir. Kanser şüphesinde ileri radyolojik tetkikler istenir.
Yumurtalık kistleri tedavisi nasıl konur:
Yumurtalık kistlerinin tedavisi, kistin boyutuna, tipine, semptomlara ve hastanın yaşına bağlı olarak değişebilir. Çoğu yumurtalık kisti iyi huylu ve kendiliğinden geçer, bu nedenle tedavi gerektirmez. Ancak bazı durumlarda kistler belirtilere veya komplikasyonlara neden olabilir ve tedavi gerekebilir.
Yumurtalık kistlerinin tedavi yöntemleri şunları içerebilir:
Gözlem: Küçük ve belirtisiz kistler genellikle doktor tarafından sadece gözlem altında tutulabilir. Düzenli takipler ve ultrason görüntülemeleriyle kistin boyutu ve durumu izlenir.
İlaç tedavisi: Yumurtalık kisti belirtilerini hafifletmek veya kistin büyümesini önlemek için hormon ilaçları kullanılabilir. Oral kontraseptifler (doğum kontrol hapları) veya hormonal ilaçlar kullanılabilir.
Aspirasyon (Drenaj): Büyük veya semptomlara neden olan sıvı dolu kistler, ince bir iğne kullanılarak boşaltılabilir. Ancak, bu tedavi genellikle geçici bir çözümdür, çünkü kistlerin tekrar oluşma olasılığı yüksektir.
Laparoskopik cerrahi: Büyük, susuz kistler veya diğer tedavilere yanıt vermeyen kistler cerrahi olarak çıkarılabilir. Laparoskopik cerrahi, genellikle karın içine küçük kesiler yapılarak gerçekleştirilen minimal invaziv bir yöntemdir.
Laparotomi: Nadiren, büyük veya şüpheli kistler için açık karın ameliyatı gerekebilir. Laparotomi, karnın daha büyük bir kesisiyle gerçekleştirilir ve cerrahın doğrudan yumurtalıklara erişmesini sağlar.
Kistektomi: Eğer kist iyi huyluysa ve yumurtalığı korumak mümkünse, sadece kistin alındığı kistektomi adı verilen bir ameliyat yapılabilir.
Ooferektomi: Kistin kötü huylu olması durumunda veya büyük bir kistin varlığında, yumurtalığın tamamının veya bir kısmının çıkarılması gerekebilir.
Tedavi seçeneği, hastanın durumuna ve doktorun değerlendirmesine bağlı olarak belirlenir.
Yumurtalık kistleri gebeliği engellermi:
Yumurtalık kisti çeşitlerinin bir kısmı gebeliğe engel oluştururken diğer bir kısmı oluşturmaz. Folikül kistleri ve geçici olan fonksiyonel kistler gebeliğe engel oluşturmayan kistlerdir. Çikolata kistleri ise kanamalı olduğundan ve çevre dokulara yapışık olabileceğinden gebeliğe engel oluşturabilen kistlerdir. Hamileliği zorlaştıran bir diğer durum PCOS yani Polikistik Over Sendromudur. Çok fazla sayıda küçük yumurtalık kist oluşturan bu hastalık, adet düzenini bozarak hamile kalmak için olumsuz bir durum oluşturur.